Çin’de işsizlik artarken iç talepteki zayıflık ekonomiyi etkilemeye devam ediyor

Ekimde ekonomik canlandırma önlemlerinin tesiriyle iç talepteki artış şubattan beri en yüksek düzeye çıkmıştı. Çin Ulusal İstatistik Bürosu’nın açıkladığı datalara nazaran Kasım ayı ekonomik bilgileri ise tüketimdeki artış suratının yavaşladığına işaret ederken, iç talepteki zayıflığın yanı sıra gayrimenkul yatırımlarındaki süregelen düşüşün ekonomik büyüme üzerindeki negatif etkisi devam etti.

Sanayi üretimi artış ivmesini korudu

Yıllık cirosu 20 milyon yuanın (yaklaşık 2,75 milyon dolar) üzerindeki sanayi işletmelerinin üretim çıktılarının hesaplandığı sanayi üretimi, kasımda yıllık bazda yüzde 5,4 artarak, ekimdeki 5,3’lük artışın ivmesi hızlanarak sürdürdü. Öte yandan altyapı, taşınmazlar, makine ve donanım harcamalarını içeren sabit sermaye yatırımları, 11 ayda yıllık yüzde 3,3 artarak birinci 10 aydaki yüzde 3,4 artış oranının gerisine düştü.

İşsizlik artıyor

Ekimde yüzde 5 olan kentlerdeki genel işsizlik oranı kasımda yüzde 5,1’e yükseldi. Çin iktisadı, yılın 9 ayında yüzde 4,8 büyüyerek, hükümetin yıl sonunda ‘yüzde 5 civarında’ olmasını öngördüğü büyüme gayesinin altında performans göstermişti. Çin’de mahallî idarelerin borç sorunları, gayrimenkul kesimindeki düşüş, zayıflayan iç talep ve fiyat artışlarındaki deflasyon eğilimi üzere kronikleşen sorunlar ekonomik büyümeyi olumsuz etkiliyor.

Ekonomide canlandırma adımları

Çin Merkez Bankası, Ulusal Kalkınma ve Islahat Kurulu, Konut ve Kentsel-Kırsal Kalkınma Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı düşüşteki gayrimenkul dalını canlandırmaya, lokal idarelerin borç sorunlarını ve finansman meseleleri çözmeye, tüketici ve yatırımcı inancını artırmaya yönelik kimi kademeli siyaset adımlarını duyurmuştu.

Ülkenin en yüksek idare organı olan Çin Komünist Partisi’nin Merkez Komitesi Siyasi Ofisi, bu ay yaptığı toplantıda, hükümete ve ekonomik kurumlarına 2025’te ‘daha faal bütçe ve gevşek para siyaseti izlenmesi’ çağrısı yapmıştı. Merkezi hükümetin Ekonomik Çalışma Konferansı’nda da 2025’te iç talebin geliştirilmesi için bütçe açığı oranının, yatırımların sürdürülmesi için de iç borçlanmanın artırılması gereğine işaret edilmişti.